Bugünlerde kırışıklıklar ve yaşlanan yüz ile ilgili çok sayıda soru alıyorum. Kırışıklıklar bugünlerde çirkinlik alameti sayılmaya başladı. Bu nedenle mimik kaslarına müdahaleler yapmaya başladık. Oysa mimiklerle tetiklenen kırışıklık bebeklerimizin yüzlerinde dahi var. Nasıl oluyor da mimik kaslarını felç etmek daha güzel bir yüze sahip olmamızı sağlıyor o zaman?
Mimikler yüz kaslarımızı kullanarak yaptığımız egzersizler. Ve mimikler etkileşimlerimizi etkiler. Çalışmalar mutlu, huzurlu ve sakin bir ifade ile bakan, konuşan insanların daha etkileyici ve güzel olarak değerlendirildiğini gösteriyor. Kaygı, endişe, kızgınlık ifadeleri yapan kişinin ise cazibe ve güzelliğini ise daha az bulma eğilimindeyiz. Neden böyle peki? Her birimizin ayna nöronları var. Sadece bakmıyoruz karşımızdakine, hissediyoruz/ Onun yüzünde ifade bulanları hissediyoruz. Yüzümüz ruhumuzun aynasıdır derken bunu kastediyoruz aslında, yansıtıyoruz içimizde olanları. Yansıttıklarımızla biz, biz oluyoruz. Güzellik ve cazibe fotoğrafa düşenden çok daha fazlası bu nedenle.
Güncel bilimsel verilerin ışığında mimik kaslarına yaptığımız müdahaleler oldukça farklılaştı. Kırışıklık oluşturmayacak şekilde kasları felç etmeyi artık asla önermiyoruz. Onun yerine çok daha akılcı ve kişiye özel çözümler buluyoruz.
Umarım karanlık pandemi günleri ile kış günlerini geride bırakır, mutlu ve aydınlık bir bahara ve yaza kavuşuruz. Ve bu mutluluk dilerim yüzlerimize yansır.
Comments